Merhaba Turuncu Levye takipçileri. Bildiğiniz üzere kısa bir süre önce Cyberpunk 2077 oyuncularla buluştu ancak bu buluşma, ne yazık ki pek de istediğimiz türden bir buluşma olmadı. Oyunu oynadığım süre içerisinde bu oyuna dair bir inceleme yazıp yazmamak arasında kararsız kaldım çünkü benim edindiğim deneyim muhtemelen pek çok oyuncu için geçerli olmayacaktı. Yine de nihayetinde buradayız. Hemen aşağıda olabildiğince objektif bir bakış açısından Cyberpunk 2077 İnceleme yazısı ile karşınızda olacağım.
İlginizi Çekebilir: Cyberpunk 2077 Oynamadan Önce Bilmeniz Gerekenler
Bu incelemeye geçmeden önce belirtmem gereken asıl şey, oyunu Xbox Series X üzerinde oynadığımdır. Yani benim yaşadığım optimizasyon sorunları ‘kabul edilebilir’ düzeyde yer alıyordu ve sonuç olarak oyunu bitirmemi de engellemedi. Yine de özellikle mevcut nesil oyun konsollarını ya da orta segment bilgisayarları kullanan oyuncuların ciddi optimizasyon sorunları yaşadığını biliyoruz.
İçindekiler
Cyberpunk 2077 İnceleme
Cyberpunk 2077 yaklaşık yedi yıllık bir geliştirme sürecinin ardından, birkaç kez de ertelenerek, nihayet aralık ayında çıkış yaptı. Bu kadar ertelemenin ardından hepimiz memnun edici bir deneyimle karşılaşmayı bekliyorduk ancak hem mevcut nesil hem de yeni nesil konsollar açısından, bu pek de mümkün olmadı. Sanıyorum ki oyunu sadece üst düzey sisteme sahip olan oyuncular ya da mecralar düzgün bir şekilde oynayabildi.
Cyberpunk 2077 Karakter Özelleştirme
Oyunu ilk kez açtığınızda karşınıza kapsamlı bir karakter özelleştirme ekranı geliyor. Bu ekranda öncelikle bir cinsiyet seçimi yapıyorsunuz ve bu seçim sizin hikayenizin şekillenmesine de yardımcı oluyor. Yani seçtiğiniz cinsiyete göre ilişkiler geliştirebiliyor ve hikayeyi bu doğrultuda değiştirebiliyorsunuz.
Bunun ardından bir ses tonu seçerek devam ediyorsunuz. Bu ses tonu da karakterinize nasıl hitap edileceğini belirliyor. Yani başlangıçta erkek cinsiyet seçimi yapmış olsanız da sesinizi kadın sesi olarak ayarlayabiliyorsunuz ve bu durumda size kadın olarak hitap ediyorlar. (Evet, biraz karmaşık ama bitmedi.)
Sonrasında yüzümde şu olsun, burnum küçülsün, kaşlarım büyüsün gibi birtakım çeşitlendirmeler yapıyorsunuz. Bahsettiğim gibi özelleştirme ekranı gerçekten kapsamlı düzenlemeler yapabilmenize olanak sunuyor.
Ama o da ne?
Tam da istediğimiz gibi bir karakter oluşturduk ama oyunu sadece birinci şahıs görüş açısından oynayabiliyoruz. Yani aynaya baktığımız zamanların dışında karakterimizi göremiyoruz. Peki ama neden?
Ah, bir bilsek.
Cyberpunk 2077 Konusu
Aslında karakter ekranından önce Hayat Yolu olarak belirlenen bir ekranda seçim yapıyorsunuz. Burada Şirketçi, Göçebe ve Sokak Çocuğu olarak isimlendirilen üç farklı seçeneğiniz var.
Bu noktada ciddi bir endişeye kapılmayın çünkü yaptığınız bu seçim hikayenin yalnızca başlangıç kısmı üzerinde etkili oluyor. Tabii ayrıca diyaloglarınızın da bu seçimlere bağlı olarak değişebildiğini söyleyebilirim. Yine de hangisini seçerseniz seçin, bir süre sonra aynı şeyleri yapıyorsunuz.
Cyberpunk 2077’deki ana karakterimizin adı V (Direkt ‘Vi’ diye okunuyor.)
Bu dostumuz Night City sokaklarında yaşayan ve herkesin saygısını kazanmayı bekleyen, bir noktada efsane olmayı isteyen, bir karakter diyebiliriz. Night City, şirketlerin devlet gibi davrandığı bir yer. Ayrıca neresinden tutsanız elinizde kalacak olan bu şehirde hüküm sürenler yalnızca şirketler de değil, aynı zamanda çeteler.
Cyberpunk 2077 Hikayesi
Size burada oyunun hikayesi ile ilgili temel bilgileri aktarmak isterdim ama her ne anlatırsam anlatayım, size spoiler vereceğim gibi hissediyorum. Bu nedenle ağırlıklı olarak kendi görüşlerim üzerinden ilerleyeceğim.
Burada elime biraz taş almak istiyorum ve izninizle bunu CD Projekt’in ofisine doğru fırlatacağım.
Oyun o kadar karmaşık bir şekilde başlıyor ki! Bir anda çok fazla karakterin arasında buluyorsunuz kendinizi ve bu karakterleri tanımanız zorlaşıyor. Bir ara editörlerimizden Ünsal’la, ikimiz de oyunun çok ilerisinde iken, bir karakteri nasıl tanıdığımızı anlamaya çalışırken bulduk kendimizi. Aslında bendeki bütün detayların ve eksik taşların oyunun sonuna doğru oturduğunu anladım.
Şimdi kendimi oyuna bir daha başlamam için ikna etmeye çalışıyorum ancak ne yazık ki bazı sorunlar çözülene kadar buna hiç de niyetim yok. E iyi ama, ben onca saat içerisinde bazı şeyleri niye kavrayamadım? Üstelik Türkçe olmasına rağmen!
Yanlış anlamayın, sorunum hikaye ile değil, hikayenin nasıl başladığı ile ilgili.
Oyunun başlangıcında size çok az ayrıntı veriliyor ve bu da birkaç saat için hikayeye dalmanızı zorlaştırıyor. Oyun zaten kısa olduğu için bir şeyleri anladığınızda da artık iş işten geçmiş oluyor.
Benzer şekilde haritanın nasıl kullanıldığı, neyi nerden alabileceğimiz gibi detaylar da hep ucu açık bir şekilde veriliyor. Oyunun başlangıcında kullandığınız araba patlıyor ve yeni bir arabayı nasıl alabileceğinizi keşfetmek bir miktar zaman alabiliyor.
Ayrıca bunu söylemek zorundayım: Her şey çok pahalı!
Oyunda para kazanmak zor. Elinizdeki paralar ile bir şeyler almak daha da zor. Eğer eksik arabanızı telafi etmenin bir yolunu arıyorsanız bunu unutun! Elinizdeki para ile araba almak gibi bir niyetiniz varsa da almayın çünkü hikayenin bir noktasında, hikayeye devam edebilmeniz adına sizden para isteniyor. Bu parayı burada kullanmanız daha akıllıca olacaktır.
Yoksa biriktirene kadar bir miktar küfür saçabilirsiniz.
Öte taraftan hikayenin başlangıcındaki sıradanlık, ilerleyen saatlerde keyif verici bir hale bürünüyor. Açıkçası ben iletişimde olduğum çoğu yan karakter ile bir bağ kurabildiğimi söyleyebilirim. Ayrıca seçtiğiniz cinsiyete ve karakterinizin eğilimine bağlı olarak, yan karakterlerle bağ kurmanız da mümkün.
Tüm bunlara ek olarak oyunun son birkaç saatlik kısmı gerçekten sürükleyici bir deneyim sunuyor. Hatta son yarım saatlik kısmını gerçekten psikolojik bir film izler gibi izledim diyebilirim. Her şey o kadar hoş bir şekilde işlenmişti ki. Veda ederken, ki etmek zorunda değilsiniz, kendimi üzgünce ekranı izlerken buldum.
Ah Judy, benim üzümlü kekim.
Hemen yukarıda da bahsettiğim gibi karakterinizin cinsiyeti, ses tonu ve hikaye içerisinde yaptığınız her şey oyunun gidişatını etkiliyor. Johnny ile olan ilişkiniz de yine oyun içerisinde yaptığınız seçimlere bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Kendisi ile bir kanka olabilir ya da sizden nefret etmesini sağlayabilirsiniz.
Sonuç olarak nispeten kısa ama etkili bir hikaye akışı olduğunu söyleyebilirim. Bu noktada bilmeniz gereken en önemli şey, yan görevlerden kaçınmamanız gerektiğidir. Yani oyunu bitirmeden önce tüm yan görevleri yapmış olduğunuzdan emin olun. Bu yan görevlerin ilerleyişi de oyunda karşılaşacağınız sonları değiştiriyor. Hemen aşağıdaki yazıdan buna yönelik birkaç bilgiyi edinmeniz mümkün.
Cyberpunk 2077’nin Tüm Sonları
Şimdi, hikaye hakkındaki temel olaylara değindiğimize göre oyunun başka noktalarına da yakından göz atabiliriz.
Cyberpunk 2077 Haritası ve Mekanları
Cyberpunk 2077’nin haritası, içerisinde bolca vakit öldürmek isteyeceğiniz ölçüde yeterli bir büyüklüğe sahip ancak gözünüz kapalı bir yerden bir yere gitmek istiyorsanız, aynı ölçüde karmaşık olduğunu da hatırlatmak gerekiyor. Yine de optimizasyon gibi bir sorunları dışarıda tuttuğumuzda hem şehrin, hem de mekanların tasarımlarını çok başarılı bulduğumu söyleyebilirim.
Her şey temaya uygun şekilde konumlandırılmış durumda. Yine de bu kadar güzel tasarlanmış bir haritayı üçüncü şahıs modunda izleyememek ne yazık ki üzücü bir durum. Oyunu tamamı ile birinci şahıs modunda oynadığınız için dış mekanın içine çeken atmosferini tam anlamı ile yaşayamıyorsunuz. Yine de güzel bir detay olarak araba sürerken üçüncü şahıs modunu kullanabildiğinizi hatırlatalım.
Öte taraftan hemen yukarıda da bahsettiğim gibi: Harita karmaşık.
Haritada yer alan mekanları, yerleri ve diğer görevleri bulmak bazı durumlarda fazlası ile karmaşık bir süreç olabiliyor. GTA’nın başarılı haritalama sisteminin aksine Cyberpunk’ta bu şekilde bir düzenleme yok.
Cyberpunk 2077 Mekanikleri
Karakterle ilgili temel mekanikleri bir kenara bırakıp silah vuruş mekaniklerine ve araç sürüş mekaniklerine değinmek istiyorum. Bu noktada sonuçlar, umduğunuz ile bulduğunuz arasındaki dengeden ibaret.
Silahlardaki vuruş hissiyatı silahtan silaha ve hatta düşmandan düşmana değişiklik gösteriyor. ‘A’ silahı ile ateş ettiğinizi fark etmeyebilirsiniz, ‘B’ silahı ise istediğiniz hissiyatı sağlayabilir.
Şimdi, burası tam yeri mi bilmiyorum ama aklıma gelmişken içimde kalmasın. Yahu bazı düşmanlar çok zor ölüyor! Bazılarını geçtim, bazen bir düşmanın ölmesi için bir şarjör boşaltmanız gerekebiliyor. Ya iyi hoş biz yine hobi olarak bir şarjör boşaltalım ama, bu mermilerin parasını kim ödüyor? Oyun boyunca kaç tane hikayede mermisiz bir şekilde ortada kaldığımı hatırlamıyorum bile..
Yanlış anlaşılmasın, oyunu normal modda oynuyorum. Eğer bir de yanlışlıkla olsa dahi ‘zor’ ya da ‘çok zor’ seviyeleri üzerinden ilerleseydim, muhtemelen oyun boyunca sinir krizleri geçirir, oraya buraya sarardım.
Öte taraftan araç sürüş mekanikleri değişik.
Ne tip bir araç sürüyorsunuz? SUV mi? Spor mu? Klasik mi?
Her neyse.
Hangi aracı sürerseniz sürün, arasında herhangi bir farklılık bulunmuyor. Yani karakterinizi üç farklı aracın içine koyalım ve birinci şahıs modunda birkaç dakika sürüş yapmanıza izin verelim. Muhtemelen bu üç sürüş deneyimi arasında en ufak fark bulamayacaksınız. Öte taraftan araç sürüş mekanikleri ne iyi, ne de kötü.
Ben genellikle birinci şahıs modunda araba sürmeyi seven bir kişiyim ve bu görüntüleme modunda araç sürüşleri beni rahatsız etmiyor. Eğer manzaranın tadını çıkarmak için üçüncü şahısa geçersem, bu sefer araç sürüş mekanikleri beni rahatsız etmeye başlıyor.
Cyberpunk 2077 Performansı
Şimdiiiii..
Her şeyi anlattık ama tüm bu deneyimi yaşayabilmek adına öncelikle oyunu oynayabilmeniz gerekiyor. Cyberpunk 2077’yi Xbox One, Xbox One S, Xbox One X, PlayStation 4 ya da PlayStation 4 Pro üzerinden oynamak gerçek bir sorun.
Yeni nesil konsollar iyi sanmayın. Sadece tahammül edilebilir düzeyde performans sunuyorlar.
Eğer mevcut nesil konsolunuz üzerinden ya da orta ayar bilgisayarınızdan bu oyunu oynayacaksanız, birkaç ay daha bekleyin. Şu an oynayamayacağınız bir oyuna o kadar para dökmenize gerek yok. Yeni nesil konsolunuz varsa orta şeker bir halde oyunu oynayabilirsiniz. Nispeten güçlü bir sisteminiz varsa, durmayın.
Sonuç olarak baktığımızda optimizasyon tarafında sorunlar var. Her tarafta çeşitli hatalar görüyorsunuz. Orada burada uçan, normalinde uçamayan, arabalar sizi küçük bir dehşete sürükleyebilir.
Yine de dediğim gibi bu madde, elinizdeki cihazla doğrudan orantılı. Ben bu noktada vereceğim puanı, kendi performans deneyimim üzerinden yorumlayacağım. Bunu da belirtmek istedim.
Cyberpunk 2077 Sesler ve Müzikler
Şimdi bakın, ben normalde rock müzik seven ve dinleyen birisiyim. Bunu oyundaki tüm müzikler rock türünde olduğu için değil, gürültülü seslerden ya da müziklerden hoşlandığımı belirtmek için söylüyorum.
Ama bu oyunu oynarken bir arabaya bindiğimde, radyoda çalan şarkıya birkaç dakikadan fazla tahammül edemiyorum.
Oyunun genel akışındaki müzikler ya da ne bileyim işte, görev sırasındaki aksiyon müzikleri iyi hoş. Tamam ama şu araba radyolarındaki müzikleri kim tasarladı be arkadaş?
Açık bir şekilde söylemek gerekirse oyundaki müzikleri ağırlıklı olarak beğenmediğimi çok rahat söyleyebilirim. Diyeceksiniz ki, “E burası Night City in 2077, bu da Cyberpunk.” Şöyle bir düşünüyorum..
..
Yok, yine kurtarmıyor.
Cyberpunk 2077 İnceleme Puanı: 8 / 10
Şimdi ufak bir şekilde toparlayalım.
Kısa bir şekilde özetlemek gerekirse oyundaki hikaye akışını beğendimi söyleyebilirim. Ayrıca bu hikayeler kendi içerisinde bir bütünlük sağlamakla kalmıyor ve zaman zaman yan görevlerle de çok güzel etkileşimler kurabiliyor. Üstelik yan karakterlerle de rahatlıkla bağ kurabiliyorsunuz. Judy, Jackie, Johhny.
Demek ki sevmem için isminin ‘J’ ile başlaması gerekiyormuş.
Tabii ki mekan tasarımları da hoş. Bu detay sanırım her oyuncunun ortak görüşü olabilir çünkü bu konuda CD Projekt Red’in hakkını yememek gerekiyor diye düşünüyorum.
Öte taraftan tüm bu olumlu taraflar, stabil bir oyun deneyimi süremediğiniz sürece önemsizdir. Bu sorunların ilerleyen dönemlerde düzeleceğine inanıyorum ve buna ek olarak kendi deneyimimde ciddi sıkıntıların olmadığını da eklemek istiyorum. Sonuç olarak oyunu ‘yeter ama artık’ dedirten bir sorun yaşamadan bitirdim.
Yine de bu kadar hoş çevresel tasarımların olduğu şu oyunu üçüncü şahıs modunda oynayamamak üzücü. En azından ilerleyen dönemlerde buna yönelik bir desteğin sunulacağını düşünüyorum. Boşuna karakter özelleştirmiyoruz ya?
Ancak araç sürüş mekanikleri ya da silah vuruş hissiyatı düzelmeyebilir. Olsun, eğer üstteki sorunlar düzelirse, bu iki sorunu görmezden dahi gelebiliriz.
Peki siz Cyberpunk 2077 hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu oyunu deneyimleyebildiniz mi ve beğendiniz mi? Peki ya incelememiz size ışık tutabildi mi? Konu hakkındaki görüşlerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesinden bizlerle ve diğer okurlarımızla paylaşmayı ihmal etmeyin.