Çıktığı andan itibaren milyonların ana oyunu haline gelen, battle royale türüne yeni bir soluk getiren Warzone için derin derin düşünmeye başladık. Bu oyunu bu kadar sevmemize yol açan şey ne? Turnuvalarının bu kadar ilgi çekmesinin sebebi ne? Oyun sektörü için COD: Warzone bir devrim mi?
Yeni gelen büyük yama ile daha da dengelenip güzelleştiğini düşündüğüm oyun için bu yazıyı kaleme alma zamanı geldi. Bugün bu oyunu hem türe getirdiği yenilikler hem oyun içi mekanikler hem de oyuncuya sundukları açısından değerlendirerek bu soruya yanıt aramaya çalışacağım.
İlginizi Çekebilir: Call of Duty: Warzone Yeni Yama Bugün Yayınlandı
COD: Warzone Bir Devrim mi? Oyun Geliştiriciler Nasıl Devrim Yapar?
Devrimin kelime anlamına baktığımızda, bir toplulukta veya bölgede birdenbire gerçekleşen köklü değişiklik tanımını görürüz. Warzone’u da değerlendirirken bu tanıma uyup uymadığına bakarak değerlendireceğim.
Öncelikle battle royale türünün en önemli parçalarından birine getirdiği köklü değişikliğe göz atalım. Tekrardan doğmak…
Apex Legends ile hayatımıza giren, düştüğünüzde kolay kolay öldürülememenizi, ölseniz dahi takım arkadaşlarınız tarafından geri çağırılabiliyor oluşunuzu bir adım öteye taşıdı Warzone. Öldüğünüzde başka bir oyuncuyla vs atıp tekrar doğma hakkı kazanmanız ya da takım arkadaşlarınızın topladığı para ile sizi tekrar çağırabiliyor oluşu tam bir devrim olarak nitelendirilebilir. Gelecekte çıkacak tüm battle royale oyunlarının örnek alacağını düşündüğüm bu sistem, gerçekten de türe yepyeni bir soluk getirdi.
Loadout Sistemi ise Warzone’un asıl alametifarikası.
Herhangi Bir battle royale oyununda, önceden hazırlamış olduğumuz silah ve eklentileri ile oynayabilmek, ilk düşündüğümüzde kulağa pek de mantıklı gelmiyordu. Ancak Warzone bunu çok devrimsel bir yolla oyuna ekledi. Bu türde alışık olmadığımız, oyun içi para toplamak ve bu parayı daha da güçlenmek için harcama mekaniği, önceden hazırladığımız silahlara erişebilmemiz için kullanılır hale getirildi. Bu da bizlere, oyunun bize sunduğu silahların haricinde tamamen özelleştirdiğimiz silahlar ile sona kalan oyuncu olma şansını tanıdı.
Diğer Devrimsel Oyun İçi Ayrıntılar
Battle Royale denilince aklımıza ilk gelen oyunlar birisi olan PUBG’den örnek verecek olursak, kullandığımız silahların kontrolünün zor oluşu tartışmalı bir konu. Karşımızdaki kişiyi alt etmek için doğru konumda bulunmanın yanında silahımıza da hakim olmaya çalışmak birçok oyuncu için eksi bir taraf.
Warzone ile birlikte bu konu üzerinde de bir kolaylaştırılmaya gidilmiş. Özellikle kendi loadout silahlarımızla oynadığımız süreçte önemli nokta, silahı nasıl kullandığımız değil, rakibe göre nasıl konumlandığımız. Bu da bu tür için yenilikçi bir gelişme. Silahı rahat kullanıp kolay kill alabiliyor olmak oyunu çok daha keyifli hale getirip oyuncuyu oyuna daha çok bağlayan bir yapı oluşturmuş.
Son olarak bahsedilmesi gereken şey ise oyuncu sayısı. Oynayanların bildiği gibi oyuna 150 kişi ile başlanıyor. Ancak ölenlerin yarısının 1vs1’den geri döndüğü düşünüldüğünde, ayrıca takım arkadaşları tarafından oyuncuların yeniden çağrıldığı hesaba katıldığında aslında rakibimiz 149 kişi değil ortalama 225 kişi. Oyuna bu pencereden baktığımızda, nispeten çok da büyük olmayan bir haritada devamlı bir aksiyon içinde olmamız kaçınılmaz hale geliyor. Bir çok benzeri oyunda dakikalarca bomboş yollarda koşmak veya bir evde hiçbir rakiple karşılaşmadan oyun sonuna kadar beklemek gerçeği, bu oyunda olabildiğince kısıtlanmış.
Bu ayrıntı ile birlikte daha da keyifli hale gelen COD: Warzone için genel olarak fikirlerim bunlar.
Sizlerinde COD: Warzone bir devrim mi tartışması ile alakalı fikirlerinizi, hemen aşağıda bulunan yorumlar kısmında görmeyi çok isterim. Ayrıca Facebook ve Twitter adreslerimizi takip ederek oyun gündeminden anlık olarak haberdar olabilirsiniz.