Bus Simulator 21 İnceleme

Bus Simulator 21, otantik toplu taşıma yönetimi konusunda oldukça iyi bir iş çıkararak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Bu otobüs simülasyonu iki harita üzerinde kuruluyken – tamamen yeni Amerikan esinli Angel Shores ve Avrupa zeminli Seaside Valley’in güncellenmiş bir versiyonu – bilet satmak ve tekerlekli sandalye rampalarını indirip kaldırmak gibi otobüs yolculuğunun tüm ayrıntılarıyla meşgul olmanızı gerektiren bir yapıya sahip. Otobüs şoförlüğü yapmak hiç bu kadar zevkli olmamıştı! İşte tüm detaylarıyla Bus Simulator 21 inceleme yazımız!

İlginizi Çekebilir: Bus Simulator İnceleme

Bus Simulator 21 İnceleme

Her bir haritanın ana varış noktalarını birbirine bağlayan rotaları çizerek, direksiyon başında geçirdiğiniz kadar menülerde de zaman geçireceksiniz. Ancak rota dengeleme ve yoğun zamanların eklenmesi stratejiye derinlik katsa da, yine de takip etmesi biraz zor – orijinalinde de yaşadığımız bir sorundu bu. Bus Simulator 21, büyük hayaller kurmadığınız sürece hayallerin gerçekleştiği bir yer.

Kendi otobüs şirketinizi yönetebilir, yağ yığınları kazanabilir ve isterseniz bütün gün ve bütün gece otobüs kullanabilirsiniz. Alman yapımı simülasyon oyunlarının tuhaf dünyasına yabancı değilim. Mahsulleri hasat etmekten yangın söndürmeye kadar birçok görevi üstlendim, ancak her yeni sürümde geri gelmemi sağlayan tek seri Bus Simulator oldu. Harika olduğu için değil…  rahatlatıcı olduğu için! Otobüs kullanmak bana huzur veriyor ne yapayım?!

Los Angeles Angel Shores Los Ne?

Şu anda en büyük sıkıntı, ekranda dönen tekerleğin gerçek etkileşimle eşleşmediği garip bir hata. Aslında oyunu etkilemiyor, ancak çok garip ve dikkat dağıtıcı. Umuyorum bu sıkıntı en kısa zamanda gelecek bir güncelleme ile düzeltilir. Seride ilk kez, artık Alman esinli yerel yerler yerine, hayali bir Amerikan şehrinde yolcuları taşıyabiliyoruz.

Bu karar seriye yeni bir soluk getirmiş. Aynı elmanın yeşilini yeme hissinden uzaklaştırmış diyebilirim. Bunun dışında şşin özüne gerçekten girmek isteyenler için, rahat kabinden uzakta yapılacak çok şey var, ancak hala çalışacak bir ofisimiz yok. Gerçek ofisten uzakta bir ofis istemek çok mu fazla? Simülasyon içinde başka bir simülasyon? Neyse…

Kaputun altındaki şeyler ilk başta göz korkutucu olsa da, oyunun elimi uzun süre tutmasını ve beni seviyelendiren, finanse eden ve bana yönetimin temellerini öğreten sürekli “görevler” ile bana rehberlik etmesini takdir ettim. Bu tür şeyleri eğlenceli bulursanız, etrafta otobüs sürmek eğlencelidir. Yaparım. Ben tuhafım, sen de öyle.

Araçların sürüş dinamikleri iyi ama hala mükemmel değil ve viraja girdiğimden emin olduğumda kaldırım kenarına çarpmak veya bir tabelaya sürtmek gibi aptalca şeyler için çoğu zaman çok sayıda para cezasına çarptırılmak biraz can yakıcı. Otobüsümle birkaç yaşlı kadına bile çarptığım oldu. Bu cümle umarım kulağa hoş gelmiyordur. Yapmayın! Alışmak biraz zaman alıyor ama acemi otobüs şirketimi arkamda bir sakat kurbanlar ordusuyla iflas ettirmemek için yeterince çabuk adapte olmam gerekti.

Senin Filon, Senin Şirketin

Bus Simulator 21 tarafından hayal kırıklığına uğradığımı hissettiğim yer; teknik sorunlar ve sunum. Her zaman olduğu gibi, otobüslerin içi kusursuz bir şekilde detaylandırılmış. Koridorda koşarak bir yolcuya kapının önünden çekilmesini ya da bilet almayan her yolcuyu sorgulamak keyifli. Elbette, çoğu dürüst, ama birkaç ücretten kaçan pisliklerden daha fazlası  da var oyunda. Her neyse. Adalet önce gelir!

Şehirler ve vatandaşlar? Nüfusun giyim anlayışına hasta oldum. Neredeyse herkes gerçekten garip giyiniyor. Sepetin dibinde ne kaldıysa almışlar gibi. Saç seçimlerine değinmek bile istemiyorum. Amerika vatandaşlarının parlak boyalara karşı bir ilgisi olduğu düşüncesi nereden çıktı acaba? GARİP! Adil olmak gerekirse, mekanlar çok perişan durumda değil ve otobüsten atlayıp neler olup bittiğini görmek ve kazancımla bahse girebileceğim gizli bir kumarhane olup olmadığını görmek için etrafta iyi bir yürüyüş yapmak için zaman ayırdım.

Oyunda gündüz-gece döngüsü var ve ışıkların açılıp kapanması, mağaza önü aydınlatmalarının değişmesi gibi küçük detaylar hoş dokunuşlar. Şehirleri ölümden çok uzak hissettirmiyor ama alışıyorsunuz. Bus Simulator 21, eksikliklerine rağmen benim için hala iyi bir oyun. Hiç kimse bu simslerin hiçbirine uçmayı umarak girmez, girmemeli.

Bu tarz oyunlara güzel bir zaman öldürme beklentisiyle girmeyin. Eğer 2018 versiyon Bus Simulator oyununu beğendiyseniz Bus Simulator 21’i de beğeneceğinizden hiç şüphem yok. Oyunun resmi PlayStation Store sayfasına buradan ulaşabilirsiniz sevgili Turuncu Levye takipçileri. Oyun Türkçe dil desteği sunmaktadır. Peki ya siz Bus Simulator 21 hakkında neler düşünüyorsunuz? Oyunu deneyimlemeyi düşünüyor musunuz? Düşüncelerinizi aşağıda yer alan yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın.